Ana içeriğe atla

MATEMATİK OYUNLARI

Matematik, ilkokuldan başlayarak tüm eğitim kademelerinde en sevimsiz en korkulan ders olarak görülme özelliğini yıllardır hiç bir derse kaptırmamaya devam ediyor. Sayı ve işlemlerin bazı çocuklar için tamamen soyut kavramlar olması bu özelliği pekiştiriyor. Bu nedenle sayı ve işlemleri somutlaştırabilecek her çalışma ve oyun biraz olsun bu dersin daha iyi anlaşılmasına katkı sunar diye düşünüyorum. Sınıf ortamında bu çalışmaları her ne kadar yapmaya çalışsam da bazı kısıtlılıklar nedeniyle hepsini her zaman düzenleme şansının olmaması nedeniyle evde de uygulanarak matematiği daha severek öğrenmeyi sağlayacak oyun önerilerimi burada paylaşmak istedim.

1-Yılan-Merdiven Oyunu
Oldukça eğlenceli ve farklı amaçlar için kullanılabilecek bir oyun. Oyunu zar atarak ya da aşağıda da paylaştığım işlem çarkını çevirip gelen sayıya göre oynayabilirsiniz.
Oyuncular oyuna başlamadan önce kendilerine birer asker seçip başlama noktasına koyarlar. Bu askerler silgi kalemtıraş gibi nesneler bile olabilir. Sonrasında askerlerini gelen sayı kadar ilerletirler.
Oyundaki Yılan ve merdivenlerin mantığı ise şöyledir. Merdivenin başlangıcının bulunduğu kutuya gelen asker merdiveni çıkarak merdivenin sonundaki kutuya ulaşır. Tam tersi şekilde yılanların ağzının bulunduğu kutuya gelen asker ise yılan tarafından yutularak yılanın kuyruğunun olduğu kutuya kadar geri gelir.
Oyun tam bir toplama çıkarma mantığı ile ilerler. Gelen sayılarla hep üzerine sayarak ilerlenir. Sona ilk ulaşan oyunu kazanır.

2-Kibrit Kutusu Çevirme
Çocukluğumun matematik oyunudur kendisi. Ayrıca bir çocukla oyun oynamanın ne kadar önemli olduğunu hatırlatır bana. Çünkü ne zaman bu oyunu düşünsem dedem gelir aklıma. Kibrit oyununu saatlerce benimle sıkılmadan ya da bazen sıkılsa da benim hatrıma oynamasını hiç unutmam.
Oyun basit eğlenceli ve bizim oynadığımız şekliyle ritmik sayma becerisini kazandırabilecek bir oyun. Biz dedemle kibrit kutusu enlemesine dik gelirse 5 er puan boylamasına dik gelirse 10 ar puan atlayarak devam ederdik. Siz 2li ya da farklı ritmik saymalar için de oynayabilirsiniz.Böylece farkında bile olmadan ritmik sayma becerimi ilerletmiştim.  İlerletemesem de balıktan gelen dedemin benimle oyun oynayarak bana ne kadar kıymet verdiğini anlatmış bana ki kendisiyle her zaman bunu konuşurum.
Kısacası çocuklarınızla oynayın diyelim ve devam edelim.

3-Lego Toplama- Çıkarma
Legolar çocukların en sevdiği oyuncaklardandır. Birbirlerine takılıp çıkarılabilme özellikleri matematik içinde oldukça uygun hale gelmelerini sağlıyor.Birbirlerine takarak toplama işlemini, ayırarak çıkarma işlemini temsil edecek şekilde oyunlar oynanabilir.

Legoları kullanarak resimlerde görüldüğü gibi toplama ya da tam tersi şekilde çıkarma işlemleri somutlaştırılarak çocuğun sayıları daha iyi anlamlandırmasına yardımcı olabilir. Lego sayıları çocuğun seviyesine göre ayarlanmalıdır. Yukarıdaki örnekler basit düzey toplama işlemleridir.

4-İşlem Yapbozları
İşlem yapbozları sınıfta da uyguladığım çalışmalardan birisi. En önemli katkısı çocuklar toplamı aynı olan bütün sayıları somut bir şekilde görebilmekte.
Bu yapbozlar da seviyelere göre düzenlenip çocuklara uygun hale getirilebilmekte. Çocuklar hem yapbozu tamamlama hem de doğru bir işlem yapmaya çalışarak aynı anda birden fazla kazanım elde edilebilmekte.
Buradan bu yapboz ve daha birçok toplama işlemi dokümanına ulaşabilirsiniz.

5-İşlem Çarkı
Oldukça basit ama etkili bir alıştırma oyunu olan işlem çarkında resmin çıktısını alıp çarkın tam orta noktasına ucuna ataş geçirilmiş bir kalemi koyup ataşı çeviriyoruz. Her gelen sayıyı birbiri üzerine ekleyip devam ediyoruz. Oyunda belli bir sınır koyup 20 ye ilk ulaşan 30 a ilk ulaşan gibi iddialar belirlerseniz daha da eğlenceli hale gelebiliyor.
Çıkarma şeklinde oynamak için ise 20 den 0 a ilk ulaşan şeklinde gelen sayıları çıkararak oynayabiliriz. Seviyeye göre çarktaki sayılar azaltılıp çoğaltılabilir.

6-İşlem Kuleleri

Bu oyun hem matematik becerilerini hem el göz koordinasyonunu geliştirmek adına oldukça faydalı olabilir. Üzerlerine istediğimiz işlemleri ve sonuçlarını yapıştırdığımız pet bardaklardan kule yaparken çocuklar hem eğlenip hem de öğrenmenin zevkini yaşayabilirler.



7-Bowling
Tuvalet kağıdı rulolarından ya da boş şişelerden faydalanarak oynanabilen oldukça kolay ama etkili bir çıkarma oyunu. Belli sayıda rulo dizilip topla yıkılan sayıda rulo çıkarılarak oynanır. Böylece oldukça eğlenceli bir öğrenme ortamı oluşturulmuş olur.

8-Bardak Oyunu
Öğrencilerimin favori oyunu olan bardak oyununu en sona bıraktım. Oyun tam bir bukalemun misali bardağın üzerine ne kazandırmak istiyorsanız onu yazın ve başlayın. Resimdeki gibi topu zeminde sektirip bardaklara sokma kuralı ile oynanıyor. Bardağa girdikten sonra ise öğrenme zamanı başlıyor. Bardakta işlem,okuma çalışması,bilgi sorusu ne varsa öğrencinin onu cevaplaması ya da okuması gerekiyor. Oyunun hem şansa hem beceriye hem de bilgiye dayalı olması ise sıkılmadan akmasını sağlıyor.
Açıkçası ben bardak hazırlamaktan yorulsam da çocukların oynamaktan bıkmadığı eğlenceli bir oyun. Evde de rahatlıkla oynanabilir.

Buradaki tüm oyunlar çocuğunuzun hem eğlenmesine hem öğrenmesine hem de ailecek kaliteli vakit geçirmenize yarayacak oyunlar. Çocuğunuza sıkılmadan matematik nasıl öğretebilirim diye düşünüyorsanız faydalı olabilir.

Bunların dışında pinterest sayfamı da takip ederseniz benzer oyun ve çalışmalara ulaşabilirsiniz.

Sizin de bunlara benzer eğitsel anlamda kullanılabilecek eğlenceli oyunlarınız varsa sayfanın altındaki yorum bölümüne yazarsanız sevinirim.

Mehmet EROĞLU
Sınıf Öğretmeni

Bu yazıdaki bazı görsel ve oyun fikirleri https://www.123homeschool4me.com,https://www.playdoughtoplato.com gibi sitelerden derlenmiştir. Ayrıca alıntı yapılan görsellerde ilgili sitelerin isimleri bulunmaktadır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KAYIP NESNE BULMA ETKİNLİKLERİ

Kayıp nesne bulmacaları çocukların büyük bir zevkle yaptıkları çalışmalar arasında bulunmaktadır. Keyifle çalışma imkanı sunmasının yanında kayıp resim bulmacaları aynı zamanda çocukların farklı algı alanlarının gelişmesine de katkı sunmaktadır. Bu çalışmaları yaparken öğrencilerin merak duygularının arttığı, detayları fark etme becerilerinin,olaylara farklı açılardan bakabilme,şekil zemin farklılıklarını algılayabilme yetilerinin geliştiği,dikkat süresi ve yoğunluğunun arttığı sınıf içi uygulamalarda bizzat tecrübe ettiğim gözlemlerdir. En az bu becerileri geliştirmesi kadar önemli olan duyuşsal özelliklerden sabır ve azim gibi olumlu kazanımları da desteklemektedir. Çocuklar çalışmalara ilk başlandığında her ne kadar hemen hepsini bulmak isteseler de zamanla beklemeyi ve pes etmeden denemeyi alışkanlık haline  getiriyorlar. Bu nedenle çok çok zorlanmadıkları takdirde ebeveynlerin yardım etmesine gerek yoktur. İstisnai durumlarda anne babalar yardımcı olabilirler. Yenilerini

BİLSEM NE ÖĞRETMENİM?

Değerli okurlar; bu yazımızda konumuz son dönemlerde daha sık adını duymaya başladığımız ve sınav hazırlık süreci oldukça abartılmaya başlanan bilsem. Peki, nedir acaba bu bilsem? Giriş sınavı için hazırlık yapmaya gerek var mıdır? Çocuğumuzun bu konudaki ilgi ve ihtiyaçları nelerdir? Öncelikle bu ve benzeri soruları açıklayarak işe başlayalım. Kısa adı bilsem olup, açılımı bilim sanat merkezi olan bu kurumlar, özel yetenekli öğrencilere yeteneklerini geliştirmek üzere etkinlik ve proje tabanlı destek eğitim hizmeti sunan kurumlardır.  Bilim sanat merkezleri, özel yetenekli öğrencilere kendi potansiyellerini anlamaları, kendilerine ve topluma katkıda bulunabilmeleri için okullarda verilen eğitimi zenginleştiren ve farklılaştıran programları bünyesine alan kurumlardır.  Bu durumda özel yetenekli birey nedir sorusuna da açıklık getirmek isterim.  ÖZEL YETENEKLİ BİREY Yaşıtlarına göre daha hızlı öğrenen; yaratıcılık, sanat, liderliğe ilişkin kapasitede önde olan, öze

BİZİM ÇOCUK OKUMUYOR :(

  Daha dün birinci sınıftık. Okumayı sökecek mi? Akıcı okuyacak mı? Öyle miydi, böyle miydi?  Derken 2. sınıf okuma öğrenildi ama nasıl hızlanacak? Okuduklarını nasıl daha iyi anlayacak?  Hooop geldi çattı üçüncü sınıf. Ama bir sorun var. Bizim çocuk okumuyor. Öğretmen sorup takip etmeden, anne baba başında beklemeden okumuyor. Yok yok olmayacak bu çocuk sözlerini duyar gibiyim. İlkokulun en önemli tarafı çocuğunuzun ne kadar bilgi ile doldurulduğu değil, ona hayatı boyunca rehberlik edecek doğru alışkanlıkları edindirmek için kritik bir dönem olmasıdır. Bu alışkanlıkların en önemlisi de okuma alışkanlığıdır. Fakat okullar ve biz öğretmenler bazen bilerek bazen de sistemin bir devamı olarak bu alışkanlığı yanlış uygulamalar yüzünden hiç yerleştirmeden kaybettirebiliyoruz.  Peki neyi yanlış yapıyoruz da bu ülkenin büyük bölümü yılda bir kitap bile okumuyor. Yıllarca okullarda eğitimini almasına rağmen kitap sözcüğünü duyduğunda yüzünü ekşitiyor. Ama aynı kitabın dizisi çıkınca ağzı açık